Örgüt, 150 ülkedeki insan haklarının durumu hakkındaki yıllık raporunda, Trump'ın ikinci döneminin hemen ardından gelen sonuçların onlarca yıllık ilerlemenin baltalanması ve otoriter liderlerin cesaretlendirilmesi olduğunu söyledi.

İnsan haklarında bir "serbest düşüş"ten bahseden raporda, iklim kriziyle ilgili artan eylemsizlik, muhaliflere yönelik şiddetli baskılar ve göçmenlerin, mültecilerin, kadınların, kızların ve LGBTQ+ insanların haklarına karşı artan tepkinin sözde Trump etkisine bağlanabileceği belirtildi.

Af Örgütü, Trump'ın Washington'ın ikinci dünya savaşının yıkımından sonra inşa etmeye yardımcı olduğu kurallara dayalı dünya düzenini parçalamaya devam etmesiyle durumun bu yıl daha da kötüleşeceği konusunda uyardı.

Af Örgütü'nün raporu ayrıca kitlesel keyfi tutuklamaların, zorla kaybetmelerin ve ölümcül güç kullanımının giderek daha yaygın bir baskı aracı haline geldiğini belgeliyor.

Amnesty, Trump'ın kapsamlı dış yardım kesintilerinin dünya çapında koşulları daha da kötüleştirdiğini, Yemen ve Suriye gibi ülkelerdeki önemli programları kapattığını ve çocukları ve çatışma mağdurlarını yiyecek, barınak veya sağlık hizmetine erişimden mahrum bıraktığını söyledi.

Amnesty ayrıca, İsrail'in Gazze'deki askeri operasyonlarına atıfta bulunarak uluslararası insani hukuku uygulamadaki başarısızlıklar konusunda endişelerini dile getirdi.

Uluslararası Af Örgütü Genel Sekreteri Agnès Callamard “Trump evrensel insan haklarını küçümsemekten başka bir şey yapmadı; dünya çapında hak karşıtı hareketleri cesaretlendirdi ve şirketlerin müttefiklerini serbest bıraktı.” dedi.

Hibya Haber Ajansı