İç göç çevresel, ekonomik, sosyolojik, siyasal ve kültürel yönleri bulunan karmaşık bir olgudur. İç göçün nedensel bağlamda ve çok yönlü olarak çözümlenmesiyle yararlı gelişmelere erişilecektir.

 Günümüzde yaşanan siyasi, sosyal, kültürel, ekonomik, kentsel ve yapısal birçok sorunun temelinde yatan nedenlerin ortaya çıkarılabilmesi, bunlara yönelik çözümler ve politikalar getirilebilmesi için, iç göçün arka planında yatan nedenlere bakmak gerekmektedir.

Büyük sermayedarların girmesiyle ivme kazanan iç göç, kamu hizmetlerinin ve sanayi yatırımlarının ağırlıklı olarak büyük kentlerde konuşlanması, toprak iyeliğinde meydana gelen artışla beraber kır topraklarının aşırı derecede parçalanması, terör ve güvenlik, kan davası gibi ülkemize özgü kültürel çıkmazların itici etkisiyle doruk noktasına erişmiştir.

İnsanların bir umudun peşine düşerek doğup büyüdükleri memleketlerinden göç etmelerinden kaynaklanan genel sorunların çözümü, göçlerin önlenmesine yönelik çözümlerden daha masraflıdır. Göç kavramı Belirli bir alanın aldığı göçle verdiği göç arasındaki farktır. Alınan göç verilen göçten fazla ise net göç vardır.Özellikle iç göçle alakalı dem vurmak istiyorum.Çoğunlukla yaz mevsimlerinde inşaat, turizm ve tarım alanlarında çalışmak üzere gerçekleşen göçler zamanla yerleşik göçlere dönüşmektedir.

Ekonominin üç temel sektörü; tarım, sanayi ve hizmet sektöründen, tarım işgücünün tarım dışı sektörlere yönelmesi göçler nedeniyle gerçekleşmektedir. Bir takım istatistik rakamlarla sizleri yormak istemediğimden dolayı iç göç sorununu genel verilerle ele almak  istedim.

iç göçlerin çeşitli dönemler halinde ve bu dönemlere özgü nedenler ışığında incelenmesi gerektiğine inanıyorum.

Sonuçta mevsimlik tarım işçilerinin göçüne, sürekli yerleşme amaçlı ve dolayısıyla yeni kent profiline dahil olacak olan kır insanlarının sanayi merkezlerine göçü eklenmiştir.

Bu artışın kentlerin kendi iç dinamikleriyle açıklanamayacak kadar fazla olması sebebiyle, bu noktadan kırdan kopan nüfusun kentlere yöneldiği sonucuna erişilebilir

Sevgiyle kalın. Ve her şeyden önce birbirinizi candan sevin. Çünkü sevgi birçok kötülüğü   örter. 

Mustafa Mızrak - Gazeteci / Yazar