MRS. TÜRKAN’S
Ahmet NAS

MRS. TÜRKAN’S

Bu içerik 1273 kez okundu.

            (Adaletle, Geniş Perspektifle, Devreleri yakacak, Cehaleti Yıkacak Bir Makale: “Mrs. Türkan’s)

           Papatya Mevsiminde Gittin / Bin Dokuz Yüz Otuz Beşliydin Türkan Ne Yaman Kızdın / Sen Kaç Kişiye Şifa Verdin

             Kaderin cilvesidir ki yazımızda ele alacağımız tıpta yaptığı reformlarla birçok hastalığa tedavi yolları açan Dr. Türkan SAYLAN, kendisi de yukarıdaki eserde sanatçının söylediği gibi papatya mevsiminde(Mayıs 2009’da) 20 yıla yakın çilesini çektiği meme kanseri sebebiyle hayata gözlerini yumuyor.

            Dolu dolu geçen ömrünün başına döndüğümüzde ada yıllarını görüyoruz küçük Türkan’ın. Türkan, yolda bulduğu köpeği babaannesi kabul etmemesine rağmen mızmızlanarak eve götürüyor sokakta üşümesine yüreği el vermediği için, yumurtası kırılan bir civcive kulakça(sıcaklığı) ortamı sağlıyor, kanadı kırılan bir martıyı eve götürüp tedavi ediyor.

              Üst paragrafta saydıklarımı belki de daha fazlasını yapan bir veteriner değil, sadece bir çocuk. Bir arı hangi çiçeklerden polenleri toplayacağını onları kovanına götürmesi gerektiğini, bala dönüştürmek için yapacağı rafineyi bilecek akla sahip değildir. Türkan da bunları yapacak ne tıp eğitimi almıştı ne de baliğ bir akla erişecek yaştaydı o yıllarda.

            Nahl Süresi 78. Ayette “Rabbin Bal Arısına Vahyetti” diye buyruluyor. Türkan’ın da ilk tıp yolu(hayvanlara uyguladığı tedavilerden görüşüyor ki) ilham ile açılmıştır. Fıtratında hekimlik olan Türkan okuduğu kitaplarla, araştırmalarıyla daha ortaokul lise yıllarında kendini daha da geliştirmiş bir gün ailesi sobadan zehirlenme tehlikesi geçirirken müdahale etmiştir.

            Aile bireylerinin tek tek ellerini yüzlerini yıkatan Türkan, küçük kardeşi gündüzü de zehri dışarı atabilmesi için istifra ettirmiştir.

            Lise sonrası başladığı İstanbul Üniversitesi Dermatoloji bölümünden 1968’de mezun olmuş, sırasıyla İngiltere ve Fransa’da akademik gelişimini tamamlayıp yine hizmet için yurda dönen Türkan SAYLAN 37 yaşında Doçent, 42 yaşında Profesörlük unvanlarını kazanmıştır.

            Anadolu’da hekimlik yaptığı yıllarda dar gelirli bireyleri kollayan bütçelerine göre ucuz ilaçlar yazan Dr. Türkan SAYLAN, kız çocuklarının haklarını korumak amacıyla, sırf kadın oldukları için tedavilerinin eğitimlerinin 2. Plana atıldığını görünce başta kızlar olmak üzere ezilen yöre halklarını özgürleştirmek yolunda “insan hakları” mücadeleleri vermiştir.

           Kısa saça kırmızı ruj / Nasıl da kadınca parlıyor
           O biliyor dik durmayı / Ve herkese de öğretiyor

           Makalenin başından beri kıta kıta yer verdiğimiz ve vereceğimiz SAYLAN’ın koca ömrünü özetlercesine kaleme alınmış eserin sahibi ise usta sanatçı Gülşah TÜTÜNCÜ.

            Kendisini bu denli güzel betimleyen TÜTÜNCÜ gibi, Türkan SAYLAN da küçük yaşlarında kemana heves etmiş hatta öğrendiği şarkıları kemanıyla baştan sona çalmıştır. Yine 2 usta değerimizin bir başka ortak özelliği de hayvan sevgisidir.

            İdealleri olan kendini Cüzzamla mücadele gibi, kadın hakları gibi yüce davalara adayan Türkan SAYLAN bu uğurda kendi öz yaşam haklarından da feragat etti. Eşinden mesleğine olan hoşgörüsüzlüğü nedeni ile ayrıldı mesela. Fakat ada yıllarında o zamanın şartlarına göre masalsı bir aşkı da tatmıştı.

           Ankara’da yaşayan ve yüzünü hiç görmediği sevgilisiyle 6 ay boyunca mektuplaşarak postane yolunu aşındırdı genç Türkan. Muhabbet dolu mektuplarında birbirlerine dolaylı yollarla sevgilerini ifade eden 2 genç bir türlü açıkça söyleyemediler dertlerini. Ta ki: yarım senenin sonunda delikanlının İstanbul’a gelmesiyle buluştular.

           Başka şehirlerde yaşamalarına rağmen aralarında gözle görünmeyen bir bağ oluşmuştu. Öyle ya: “İman görmediğine inanmak, mükâfatı: inandığını görmektir.”

            Ulusal ve beynelmilel farklı kurumlarca 30 küsur ödüle de layık görülen Türkan SAYLAN, aydın kimliğiyle sosyal hayatta öncü bir rol üstlenmişti. 

            Başkanlığını yaptığı ÇYDD dâhil olmak üzere STK’larda gönüllü hizmetleri vardı. Bu hizmetleri din karşıtlığı gibi gösterilen SAYLAN aslında derin bir inanca sahipti. Ada yıllarında gittiği İmam Efendinin rahle-i tedrisinde Kur’an-ı Kerim’i mealiyle öğrenmiş, ailesinin savaş yıllarında maddi sıkıntı çekmesine rağmen kardeşinin sünnetine muhtarlığa başvurarak vesile olmuş, dindaşlarımızın toplu imha edildiği meşhur Bosna katliamında İstanbul’un göbeğinde miting düzenleyip bunun uluslararası bir suç olduğunu kamuoyuna haykırmıştır.

            Tam bir eğitim neferi olan SAYLAN, yazının başlığında belirttiğimiz gibi okuyan, öğrenen, kendisi gibi aydın kızların çoğalmasına(Türkan’s olmasına) vesile olmuştur. Ölüm döşeğinde dahi Derneği bünyesinde okutulan 37.000 kişinin 100.000’e ulaşmasını istediğini sevenlerine vasiyet etmiştir.

           Biz de geldik uğurlamaya / Arkanda saf tutmaya
           Beş semt yürüdük hepimiz / Üstüne papatya koymaya

 

 

İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR X
Bakan Yerlikaya: Organize suç örgütlerine yönelik 289 operasyonda 757 şahıs tutuklandı
Bakan Yerlikaya: Organize suç örgütlerine yönelik 289 operasyonda 757 şahıs tutuklandı
MSB: Son bir haftada 38 terörist etkisiz hale getirildi
MSB: Son bir haftada 38 terörist etkisiz hale getirildi